Fındık en önmeli tarım ürünlerimizin önde gelenlerinden birisi. Fakat gereği gibi değerlendire biliyormuyuz...! Tartışmaya açık. Zamanında üreticilerin kurduğu Fiskobirlik tarafından belirlenen Fındık fiyatları, Fiskobirlik yöneticilerinin, bağımsız olmalarının gücünü kullanarak, ilgili devlet yetkililerinin tavsiyesini dinlemeyerek, en son Fındığa piyasa fiyatının üzerinde fiyat vermeleri, Fiskobirliğin sonunu getirdi. Bir ürünü değerinin üstünde alır ve değerinin altında satmak veya çürütmek zorunda kalırsanız, bu durum, her kurum, kuruluş ve işletmeyi batırır. Birde üreticiden aldığınız ürünün parasını ödeyemezseniz, itibarınız yerle bir olur. Tüm bunların sonucu Fiskobirliğin itibarı yerle bir oldu. Fındık üzerindeki hakimiyetini de kayıp etti. Tabiki Fiskobirlik findık üreticilerinin kurduğu bir Çifçi Koporatifi idi. O nedenle bir birliğin başına seçeceğimiz kişileri doğru seçmeniz gerekiyor. Bütün bunların sonucu hükümet fındık üreticilerinin mağdur olmasını önlemek amacıyla, TMO aracılığıyla piyasaya girmesi sonucu, Fındık fiyatlarının son yıllarda dolar bazında artmasının devam etmesine rağmen, tam istenilen düzeye gelemdi. Ülkemiz de çogu alanlarda olduğu gibi, hala Fındığın kaymağını da bir kesim yemeye devam ediyor. Şuan itibarı ile dünya da en büyük fındik müşterisi Nutella, Çıkilota üreticisi İtalyan firması Ferrero. Doğal olarakta Ferrero Firması Findık fiyatlarını domine edecek konumda. Ferrero Fındık alımını da Türkiye´de yapıyor. Tüccarlarımızın önceden Fındık üreticisine verdiği paraları da ön ödeme olarak bu firma veriyor. ”FINDIĞIMIZI HAK ETTİĞİ FiYATA NASIL SATABiLiRiZ” Fındığımızı kesinlikle emanete vermemeliyiz. Çünkü Tüccarlara teslim edilen Fındık, zaten alıcısına ulaştırılıyor. Fındığı teslim alan alıcı ise elindeki fındığın fiyatını artırmamak için herşeyi yapar. Fındığı mecbur kalmadıkça hemen pazara indirmemek. Mecburi hallerde sadece ihtiyacınızı giderecek kadar satmak. Fındığın çilesini bilen yerli Firmalarımızın ürettiği Fındıklı ürünleri tercih ederek desteklemeliyiz. Firmalarımız da ürünlerini sürekli geliştirerek pazar payını yükseltmelidir. Fındığımızı ham madde olarak değil, Fındıktan sürekli yeni çeşitli Katma değeri yüksek ürünler üreterek, hem iç hem de dış pazarda pazarlamalıyız. Fındığımız var olan pazarların dışında yeni üllkelere de pazarlamalıyız, fındığımızın iç piyasamızda ki tüketimini teşvik ederek, yeni ürünler piyasaya sunarak artırmalıyız. Giresun Burması, Giresun Pastası gibi ürünleri daha da çeşitlendirerek, ürün yelpazemizi çoğaltarak, zenginleştirerek tüm Türkiye´ye ve dünyaya pazarlamanlıyız. „DÜNYA FINDIĞININ %70´Nİ ÜRETiYORUZ“ Farklı ülkelerde Fındık üretilmesine, sürekli başka yerlerede Fındık üretiminin denenmesine rağmen, hala Türk Fındığı dünya piyasasında %70 piyasa payına sahipr. Fakat bu ilelebet böyle gidecek anlamına gelmez. Fındığa zaralı ilaçları kullanmamalıyız, aksi takdirde kalitesiyle övündüğümüz Fındığımızın değerini bir anada düşürebiliriz. Bilinçsiz, kulaktan duyama bilgilerle Fındığa kullandığımız ilaçlar, ürettiğimiz fındığı zaman içersinde sağlığa zararlı hale getirebilir. Bu konuda çifçilerimizin devletinmizin tarım uzmanlarıyla beraber çalışması zarurettir. Üreticilerimizin düzenli bir şekilde, ilgili devlet kurumları tarafından Fındığımız konusunda her türlü bilgilendirilmesini, üretime teşvik edilmesini gerçekleştirmeliyiz. “FINDIĞIN ÜRÜN YELPAZESiNi GENiŞLETMELiYiZ“ Fındığımızın ancak ürün yelpazesini sürekli genişleterek, tanıtımını yaparak, iç ve dışarıda farklı pazarlar bularak, daha fazla tüketimini artırarak, hak ettiği yere gelmesini sağlayabiliriz. Bu yolla Fındık piyasasına bu zamana kadar hakim olan firmaların tekelini bu çalışmalarımızla kırabiliriz. En azından piyasaya yeni rakiplerin çıkmasını sağlayarak, Fındığımıza fiyat rekabetini artırabiliriz. Buda Fındığımızın hak ettiği fiyatı etmesini sağlayacaktır. Alıcı sayısı, tüketici sayısı, katama değerli ürün sayısı arttıkca, tanıtımı daha iyi yapıldıkça, fındığı da talebi artıracaktır. Bütün bu çalışmalar Fındığımızın hak ettiği fiyata ulaşmasının önünü açacaktır. Bu tanıtımlar Türk fındığının kalitesinide ön palanda tutularak yapılması çok isabetli olacaktır. “SONUNÇ“ Fındığımızı ülkemizde üretilen farklı tarım ürünleriylede entegre ederek, birleştirerrek, karıştırarak farklı lezzetler, farklı tatlar, farklı ürünler geliştirebiliriz. Dünyamız da 8 Milyar insan yaşıyor. Fındığımızı Türk Devletlerine, Çin, Hindistan, Rusya veya veya herhangi bir yeni pazara, fındıklı katma değerli ürünlerimizi pazarlamasını sağlar, tanıtımını iyi yaparsak, Fındığımızı çok daha değerli hale getirebiliriz. Tabi bunu üreticiler sadece birlik ve oraganize olarak veya güçlü yerli firmalarımız bu işe el atarak yapabilirler. Üreticilerimizin mahallelerimizden başlamak üzere, Köylerimiz de, İlçe´erimizde, İl´lerimizde ve Bölgemiz´de Koporatifleşmesi ve organze haraket edebilecek konuma gelmesi zarurettir.. Bu yolla üreticinin hakkının korunması, üretim konusunda daha iyi bilgilendirilmesini de daha da kolaylaşacaktır. Fındığımızın sorunlarının organize ortak fikirlerle çözülmesi, piyasada daha iyi pazarlanması sağlanacak, ve bütün sorunlarının daha kolay çözülmesine vesile olacaktır. Tabiki bu önerim ülkemizin tüm tarım ürünlerinde uygulanarak daha iyi sonuçların alınacağı muhakkaktır. Fındığımızın ve tüm tarım ürünlerimizin hak ettiği değeri bulması ve çifçilerimizin hak ettiği emeğinin karşılığını en iyi şekilde alması dieğiyle. Sizlere selam ve en iyi başarı dileklerimi iletiyorum. Hüseyin Duman