Hüseyin Duman
Köşe Yazarı
Hüseyin Duman
 

Başımıza Kızıl Kıyamet Kopacak

İnsanoğlunun hırsı, her şeye sınırsız hakim ve sahip olma arzusu, dünyayı yaşanmaz hale getiriyor. Aşırı silahlanma, Sanayileşme, yapılaşma ve bunlar yapılırken kazanma hırsı uğruna, çevre duyarlılığının, çevreye verilecek zararın gereği gibi dikkate alınmaması da, git gide dünya da sağlıklı yaşamamızı, daha fazla tehdit eder hale geliyor. Birinci ve ikinci Körfez savaşında kullanılan bombaların, birinci ve ikinci dünya savaşında kullanılan bombaların toplamından daha fazla olduğunu, hala sürekli dünya üzerindeki devam eden savaşları düşünürseniz, sadece bu örneklerin bile ortak dünyamıza ne kadar etki yaptığını tasavur edebilirsiniz. İnsanların çoğunun çevre duyarsızlığı, Mesela: Alışveriş yaparken iki torba fazla almaya çalışması, ihtiyaç olmadığında elektiriğin boşuna harcanmamasına özen göstermemesi, suyu boşuna akıtması, çevre temizliğine gereken özenin gösterilmemesi, yani hayatın her alanında müsrif davranması da geleceğimiz için büyük bir tehdit. Bugün 8 Milyar insanın yaşadığı dünyada her insan sokağa bir çöp fazla atsa, bir litre suyu boşuna harcasa ve bunu hayatın tüm alanlarında kullandığı ihtiyaçlarında devam ettirse, herkes bir kere yanlış yapsa, bir anda 8 milyar yanlış eder. Her birimiz, günlük, aylık, senelik ve ömür boyu çevre duyarlılığına ne kadar dikkat etmediğimizi düşünür ve bunu dünya nüfusuna yayarsak, korkunç bir sonucun ortaya çıktığını göreceğiz. İletişimin sürekli geliştiği, hayatın bütün alanlarına girdiği ve dolaysıyla araçların kablosuz kullanıldığı günümüzde, nelerin vüctumuzun içersinden gelip geçtiğini bilmemiz mümkün değil. Bunların acıları gerçekte yıllar sonra ortaya çıkacaktır. Bir çoğumuz artık sanal yaşıyoruz. Artık genleriyle oynanmış ve ilaçlanmış gidaları tüketiyoruz. Sevgilerimiz bile sanal oldu. Aşklar sanalda başlıyor sanalda bitiyor, Bu durum insanoğlunun kişisel gelişimini engelliyor. Bütün bu gayri tabiliğin içinde büyüyen insandan, tabilik beklemek ancak hayal oluyor. Tabiki zamanın geçerli iletişim ve her türlü araçlarını kullanacağız, zaten geldiğimiz nokta itibariyle kullanmak zorundayız.. Fakat bunu yaparken sınırlarını iyi belirlememiz, kendimizi bunların zararından nasıl korumamız gerektiğini de dikkate almamız ve kullandığımız araçları o istikamette kullanmamız zarurettir. Gayri tabiliği yaşama tarzımız haline dönüştürdüğümüz ve dengelerini müdahale ederek bozduğumuz dünyayı, bir gün kendi başımıza göçüreceğiz. Bu durumun çabuk veya yavaş gerçekleşmesi, insanoğlunun kendi kuyusunu kazmasının hızıyla eşittir. İnsanoğlunun aşırı zevkine düşkünlüğü, en üst satandatlarda yaşama ve lüks hevesi, kızıl kiyameti kendi başına kopmasına vesile olacaktır. Son senelerde dünyada olan, beklenmeyen afatlar ve gelişmeler, insanoğlunun kendi eliyle kazandıklarıdır. Siz elinizdekine gereği gibi sahip çıkmazsanız, veya imkanlarından gereği gibi faydalanmayarak aç gözlülük yaparsanız. İlahi denege yaptığınız yanlışlığın hesabını soracaktır. İnsanoğlu dünyadaki savaşları bitirmelidir, hakimler güçlerini adaletten yana kullanmalı ve dünyada ki mazlumlara sahip çıkılmalı. Her birey çevreye ve çevresindekilere duyarlı olmalı, adaleti herkes için istemelidir. Doğal yollardan beslenmeye çalışmalı, yediklerinde başkalarınında hakkı olduğunu unutmamalıdır. Hale dünyamızda, susuzluk ve açlıktan ölen insanlar yaşamaktadır. Dünya´da bizlerin sahip olduklarını hayal edemeyen insanlar topluluğu çoğunlukta. Siber savaşların kapıya dayandığını, dünyanın bütün dengelerini hızla bozduğumuzu dikkate alarak, savaşlara karşı çıkmalı, çeveye olağan üstü duyarlılık göstermeli, dünya mazlumlarını unutmamalı, tüm dünya için barış ve adalet istemeliyiz. Aksi takdirde başımıza „kızılca kıyameti koparacağımızı“ unutmamalıyız. Selamlarımla.en iyi dileklerimi iletiyorum.
Ekleme Tarihi: 07 Mart 2024 - Perşembe
Hüseyin Duman

Başımıza Kızıl Kıyamet Kopacak

İnsanoğlunun hırsı, her şeye sınırsız hakim ve sahip olma arzusu, dünyayı yaşanmaz hale getiriyor. Aşırı silahlanma, Sanayileşme, yapılaşma ve bunlar yapılırken kazanma hırsı uğruna, çevre duyarlılığının, çevreye verilecek zararın gereği gibi dikkate alınmaması da, git gide dünya da sağlıklı yaşamamızı, daha fazla tehdit eder hale geliyor.

Birinci ve ikinci Körfez savaşında kullanılan bombaların, birinci ve ikinci dünya savaşında kullanılan bombaların toplamından daha fazla olduğunu, hala sürekli dünya üzerindeki devam eden savaşları düşünürseniz, sadece bu örneklerin bile ortak dünyamıza ne kadar etki yaptığını tasavur edebilirsiniz.

İnsanların çoğunun çevre duyarsızlığı, Mesela: Alışveriş yaparken iki torba fazla almaya çalışması, ihtiyaç olmadığında elektiriğin boşuna harcanmamasına özen göstermemesi, suyu boşuna akıtması, çevre temizliğine gereken özenin gösterilmemesi, yani hayatın her alanında müsrif davranması da geleceğimiz için büyük bir tehdit.

Bugün 8 Milyar insanın yaşadığı dünyada her insan sokağa bir çöp fazla atsa, bir litre suyu boşuna harcasa ve bunu hayatın tüm alanlarında kullandığı ihtiyaçlarında devam ettirse, herkes bir kere yanlış yapsa, bir anda 8 milyar yanlış eder. Her birimiz, günlük, aylık, senelik ve ömür boyu çevre duyarlılığına ne kadar dikkat etmediğimizi düşünür ve bunu dünya nüfusuna yayarsak, korkunç bir sonucun ortaya çıktığını göreceğiz.

İletişimin sürekli geliştiği, hayatın bütün alanlarına girdiği ve dolaysıyla araçların kablosuz kullanıldığı günümüzde, nelerin vüctumuzun içersinden gelip geçtiğini bilmemiz mümkün değil. Bunların acıları gerçekte yıllar sonra ortaya çıkacaktır.

Bir çoğumuz artık sanal yaşıyoruz. Artık genleriyle oynanmış ve ilaçlanmış gidaları tüketiyoruz. Sevgilerimiz bile sanal oldu. Aşklar sanalda başlıyor sanalda bitiyor, Bu durum insanoğlunun kişisel gelişimini engelliyor. Bütün bu gayri tabiliğin içinde büyüyen insandan, tabilik beklemek ancak hayal oluyor.

Tabiki zamanın geçerli iletişim ve her türlü araçlarını kullanacağız, zaten geldiğimiz nokta itibariyle kullanmak zorundayız.. Fakat bunu yaparken sınırlarını iyi belirlememiz, kendimizi bunların zararından nasıl korumamız gerektiğini de dikkate almamız ve kullandığımız araçları o istikamette kullanmamız zarurettir.

Gayri tabiliği yaşama tarzımız haline dönüştürdüğümüz ve dengelerini müdahale ederek bozduğumuz dünyayı, bir gün kendi başımıza göçüreceğiz. Bu durumun çabuk veya yavaş gerçekleşmesi, insanoğlunun kendi kuyusunu kazmasının hızıyla eşittir. İnsanoğlunun aşırı zevkine düşkünlüğü, en üst satandatlarda yaşama ve lüks hevesi, kızıl kiyameti kendi başına kopmasına vesile olacaktır.

Son senelerde dünyada olan, beklenmeyen afatlar ve gelişmeler, insanoğlunun kendi eliyle kazandıklarıdır. Siz elinizdekine gereği gibi sahip çıkmazsanız, veya imkanlarından gereği gibi faydalanmayarak aç gözlülük yaparsanız. İlahi denege yaptığınız yanlışlığın hesabını soracaktır.

İnsanoğlu dünyadaki savaşları bitirmelidir, hakimler güçlerini adaletten yana kullanmalı ve dünyada ki mazlumlara sahip çıkılmalı. Her birey çevreye ve çevresindekilere duyarlı olmalı, adaleti herkes için istemelidir. Doğal yollardan beslenmeye çalışmalı, yediklerinde başkalarınında hakkı olduğunu unutmamalıdır. Hale dünyamızda, susuzluk ve açlıktan ölen insanlar yaşamaktadır. Dünya´da bizlerin sahip olduklarını hayal edemeyen insanlar topluluğu çoğunlukta.

Siber savaşların kapıya dayandığını, dünyanın bütün dengelerini hızla bozduğumuzu dikkate alarak, savaşlara karşı çıkmalı, çeveye olağan üstü duyarlılık göstermeli, dünya mazlumlarını unutmamalı, tüm dünya için barış ve adalet istemeliyiz.

Aksi takdirde başımıza „kızılca kıyameti koparacağımızı“ unutmamalıyız. Selamlarımla.en iyi dileklerimi iletiyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve allgaugundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.